Kuzey Avrupa ülkelerinden çoğunu Roma Kilisesine
özellikle papalar; bağlı kılmaktan uzaklaştıran dinî ve siyasî harekete verilen ad. Reform kelimesi
daha geniş anlamda
Hıristiyan dinine bir yenilik
vermek
rahipler sınıfını düzenlemek amacıyla Kilise içinde ve dışında yapılan hareketler anlamındı kullanılır. Bu geniş anlamı içinde
Katolik ve Protestan Reformundan söz ediyor.
Protestan Reformunun öncüsü Martin Luther'dir. (1483 - 1546). Marttı Luther
1511 yılında Roma'ya yapılan bir gezi sırasında papalığa olan güveni sarsıldığı için
Almanya'ya dönüşünde Wittenberg'de kaleme aldığı 95 maddeli bir protesto ile (Protestan
bundan gelmektedir) Roma Kilisesinden ayrıldığını bildirmiştir. Papalığın ve Almanya'da papaların temsilcisi durumunda olan imparatorların ağır baskısı altında ezilen Alman asillerinden büyük bir ilgi göre Luther
böylece
papanın dini başkanlığını
rahiplik mertebelerini
rahipler bekârlığını
azizleri
günah çıkartma; reddetmiştir. Katolik Kilisesinin ve Alman imparatorluğunun karşı koyması 1546 yılında Luther'in ölümü ile bu hareket bir süre zayıflamışsa da
1555 yılında Charles - Quint
Almanya'da Luther mezhebinin (Protestanlığın) varlığını kabul eden bir anlaşmayı imza etmişti Bundan sonra Protestanlık İsveç
Darnimarka ve İsviçre�de kabul edilmiştir
sonraları başka Avrupa ülkelerine yayılmıştır.
Reform hareketi sonunda
önceleri Roma Kilisesi ve Ortodoks Kilisesi olmak üzere ikiye ayrılmış bulunan kiliseler
bir daha bölünerek üçe ayrılmış böylece Protestan Kiliseleri meydana çıkmıştır.
Bu bölünme sonucu
Katolik Reformu da yapılmış ve Katolik Kilisesini zayıflatan bir takım yanlış hareketlerinin önüne geçmek için teşebbüslere geçilmiştir. Papa Adrien VI. bu hareketin önemli temsilcisi olmuştur.
Reform hereketi
insanların din üzerinde serbestçe fikir yürütmelerine yol açtı
papaların nüfuzu kırıldı. Kiliselerin halk üzerindeki kesin egemenliği son buldu. Her ülke
kendi din işlerini düzenlemeye
bir çok ülkelerde okullarını
üniversitelerini din baskısından kurtarıp lâikleştirmeye başladılar
incil'in her milletin kendi diline çevrilmesi ile de millî diller işlendi
milli edebiyatlar doğdu. Bu bakımdan reform
Avrupa'da yeniliklere yol açan önemli hareketlerden biri olmuştur.